Copleston Felsefe Tarihi: Aristoteles

This document was uploaded by one of our users. The uploader already confirmed that they had the permission to publish it. If you are author/publisher or own the copyright of this documents, please report to us by using this DMCA report form.

Simply click on the Download Book button.

Yes, Book downloads on Ebookily are 100% Free.

Sometimes the book is free on Amazon As well, so go ahead and hit "Search on Amazon"

Eğer gerçeklik, bilgi, bilim, nesnellik kavramlarını doğrulayabiliyorsak, eğer insanın bilme yetisinin bilme kavramına uygun olduğunu doğrulayabiliyorsak, Platon’un öğrencisi ve Büyük İskender’in öğretmeni olan Aristoteles’in (İÖ 384–322), Sokrates ve Platon ile birlikte, bilim dediğimiz saltık bir değeri sonsuza dek insanlığa kazandırdığını doğrulamada güçlük çekmeyiz. Aristoteles, tıpkı Platon ve Sokrates gibi, sıradan doğal usun bile hayranlığını kazanmış, felsefesinden ondaki değerin tam tersini anlayan skolastik ve analitik yorumlar türlülüğü altında birbirine benzemeyen, Aristoteles’in kendisine ise hiç benzemeyen bir Aristoteles imgeleri türlülüğü yaratılmıştır. Aristoteles’te Usun, Logosun kendisi üzerine daha sonra Hegel tarafından yeniden toparlanarak dizgeselleştirilecek elmas değerindeki çözümlemeler buluruz, ki sıradan bilinç çokbilmişliği ile Logosun, arı Usun içeriğinin, biricik gerçek içeriğin bu paha biçilmez çözümlemesini, arı Usun bu bilimini içeriksiz, doğal ve tinsel realite ile ilgisiz “biçimsel mantık” olarak adlandırmıştır. Yine onda Doğa ve Tin Bilimlerinin kurgul Kavramın denetimi altında ilk örgütlenişini buluruz, ki ölçüsüz bir kabalıkla Aristoteles’in felsefesinin “görgücü “ karakterinin kanıtı olarak yorumlanmış ve sözde realistik Aristoteles ve idealistik Platon felsefelerinin doğrudan karşıtlar olduğunu, aslında Aristoteles’in ussalcı felsefesinin gerçekte kendisinin tam tersi olduğunu, görgücü olduğunu ileri süren enteresan yorumun gerekçesi yapılmıştır. Eğer Aristoteles’in etkilerini gerçekten görmek istiyorsak, herşeyden önce Farabi ve Hegel gibi felsefecilere, Ptolemi, Kopernik, Kepler ve Galileo gibi bilimcilere dönmemiz gerekir. Aristoteles yalnızca yitik bir uygarlık evresinin özeti değildir: İnsan Düşüncesi onda tarihsel göreliliğin ötesine geçer, Gerçeğin doğasının zamanı yenmek olduğunu gösterir. Kültürel çoğulculuğun ötesine evrensel uygarlık tinine yükselir, tutucu yerelliklerin insana yakışmadığını gösterir. Eğer bilmeyi istiyorsak, eğer insan düşüncesinin nasıl soylu, insanın nasıl yüksek, varoluşunun nasıl anlamlı ve değerli olduğunu öğrenmeyi istiyorsak, Aristoteles ile birlikte kabul etmeliyiz ki bu dünyada yüreklilik olmaksızın hiçbirşey yapamayız. Bu anlığın onurdan sonra gelen en büyük niteliğidir. — Aziz Yardımlı

Author(s): Frederick Copleston
Publisher: İdea

Language: Turkish
City: Istanbul